Nazliye Sincar özgürlük mücadelemizde yaşayacak!
Bir güne üç kadın katliamı sığmıyor değil mi? Az geliyor size bu rakam. Yine sığdırdınız bir kadının adını daha katliam defterinize. Dün, yani 1 Eylül günü, herkes “barış”tan bahsediyordu, barış umutlarını yüklüyordu göğe; siz yine iş başındaydınız. Sadece dün Fatma Büyükertaç ile oğlu Devran ve kızı Rojda’yı, Karin Sucu’yu ve yetmedi BDP’li Nazliye Sincar’ı “sevginiz”le öldürdünüz. Sakat bıraktıklarınızdan, tecavüz ettiklerinizden henüz bahsetmedik bile. Tüm bunlar yetmezmiş gibi, medyanızla katliamları meşrulaştırıp; sevgi, cinnet, alkol gibi bahanelere büründürerek cezalarınızdan kaçmaya çalışıyorsunuz. Gerçi çok çaba harcamanıza gerek yok, devlet yargısı sizin zaten.
Dünya kanıksıyor sanıyorsunuz değil mi? Hayır! Kanıksamıyoruz aslında. Sizin, devlet ve erkekler aracılığıyla tam yetki vererek uyguladığınız şiddetiniz, yanı başımıza kadar sokulsa da; kazıyacağız kökünden zihniyetinizi. Bizden çokça beklediğiniz gibi, çamaşırlarınızı değil, kirlettiğiniz zihinleri yıkıyoruz. Böyle savaşıyoruz sizinle.
Evet, evet sizden bahsediyoruz; erkek egemen zihniyetle silahlanmış, bir avuç sömürücüden. Hala kendinizi güçlü zannediyorsunuz, daha da güçlenmeye çalışıyorsunuz; bunun da farkındayız. Fakat siz de şunun farkındasınız biliyoruz: sizden daha güçlüyüz!
Hesabının sorulacağından hiç kuşkunuz olmasın. Ne öldürmekle bitirebilirsiniz Nazliye Sincarları, ne de taciz etmekle yıldırabilirsiniz Elif Kayaları. Verdiğimiz kadın mücadelemize ekleyeceğiz kayıplarımızı, acımızı. Ve sonunuz gelene kadar vazgeçmeyeceğimizi tekrar pahasına söylüyoruz, bunları bilin istedik.
Nazliye Sincar ölümsüzdür, mücadelemizde yaşayacak.
Yeni Demokrat Kadın