Hangi bayrak, ne zaman iner? Hangi çocuk, nasıl büyür?
Bu halkın evlatlarının ne zaman başına bir şey gelecekse “tepedekiler” bir nakarat tutturmaya başlar: Tek, tek, tek…
Tek vatan, tek millet, tek bayrak…
Hele de bayrak, en önemlisidir belki de hepsinin arasında! Okulda, belediyede, adliyede ve bilumum devlet kurumlarında… yer alır. En önemli özelliği ise “vatan için dökülen kanlardan almıştır kızıllığını” ve her daim “kırmızılığını koruması için” “uğruna kan dökülmelidir!
Bayrak ve “ulusal yas”
Bir de bu her zaman “şanlı göklerde dalgalanması” gereken, bunun için gerekirse o gökyüzündeki binlerce “barış güvercinini” uğruna katledilen “tek bayrağın” yarıya inme dönemleri vardır!
“Ulusal yas” dönemleri…
Yani Allahın zalimi, diktatörü Suudi Arabistan Kralı Abdullah öldüğünde ilan edilen ama savaşın yaralarını sarmaya çalışan Kobanê’deki çocuklara oyuncak taşıyan bu ülkenin 33 devrimci genci katledildiğinde ilan edilmeyen “ulusal yas” dönemleri…
Ama bazı “ulusal yas” dönemleri de vardır ki, “bayrak” o dönemlerde bazı yerlerde, bazen yarıya inmez!
Mesela devlet eliyle beline bomba sarılıp binlerce insanın içine salınan azılı katillerin 100’ü üzerinde insanı katlettiği Ankara Katliamı’ndan sonra ilan edilen zoraki “ulusal yas” dönemlerinde MGK bayraklarını yarıya indirmeyebilir!
Ama kimse onlara bunun hesabını soramaz! Çünkü herkes Ankara’da şehit düşenlere saygı göstermek zorunda değil!? Devletin başçavuşu MGK, bayrak indirmeyebilir bu yüzden, tıpkı Konya’da şahitler için yapılan saygı duruşuna tekbirlerle “tepki gösterme” hakkı olduğu gibi…
Bayrak indirsen dert, indirmesen…
Belki konuyla alakası yok gibi görünebilir ama yine bu bayrak meselesi –eğer söz konusu yer Kürdistan coğrafyası ise- başınıza büyük dert olabilir!
Bayrak indirmesi gerekirken indirmeyen MGK’nın Ankara şehitlerine dönük bu saygısızlığı (aynı zamanda katliamı sahiplenen burnu büyük hali) tek satır görülmezken, dün (14 Ekim) Wan’ın Başkale ilçesine bağlı Tepebaşı Mahallesi’nde Atatürk İlk ve Orta Okulu’nda “bayrak indirildiği” iddiası ile (bakın, altını çiziyoruz, ‘iddiası ile’) Özel Harekat Timi’nden çocuk katilleri okul bastı!
Hatta okul basmakla kalmayıp rastgele etrafı taradı!
Hemen her gün intikam için Kürt çocukların öldürüldüğü bu topraklarda şans eseri çocuklar bu kez ölmedi!
Ama ölmeyen çocuklar, öldüremedikleri çocuklar var ya bu çocuklar… Nefret tohumları ektikleri bu coğrafyanın çocukları… İşte o çocuklar gün gelecek onların “tek”li nakaratlarını paramparça edecek!
Savaşla ya da barışla!
Bir YDK’lı
