Aladağ’dan Batman’a erk-ek akıl her yerde!

Adana’nın Aladağ ilçesinde Özel Aladağ Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu’nda yangın çıktı. 29 Kasım tarihinde Aladağ yurt yangını olarak kayda geçen bu katliamda 11’i çocuk 12 kişi yaşamını yitirdi.

Yangının bir “kaza” sonucu olsa da katliama esas neden yurt idaresinin erkek akıl ile “namus bekçiliğine” soyunmasıdır. “Namus bekçiliği” ve ihmaller zinciri sonucu öğrenciler yurdun yangın merdivenlerinin kapısı kilitli olmasıyla yangından kaçamayarak katledildi.

Cemaatin erkek öğrenci yurdunda kalan öğrencilerin velileri ise  “Toplandık ilçe Milli Eğitim Müdürüne gittik, devlet yurdu istediğimizi söyledik. Müdürse bize tarikat yurdunu gösterdi, gidin orada kalın dedi” diye konuştu.

Evet, bu yurt bir cemaat yurdu… Evet, yoksul ailelerin zorunda kalarak çocuklarını buraya göndermiş olmaları bir gerçek… Ancak esas mesele bu yurtta ve daha birçok kız öğrenci yurdunda, yurt yönetimleri tarafından özel önlem alınmasıdır. Çünkü bu özel önlemlerle korunmak istenen bu kızların “namusu”dur. Bu katliama dair tepkiler gösterilirken esasımızı bu yurdun cemaat yurdu olması değil, Türkiye’nin neredeyse tüm kız öğrenci yurtlarında yangın merdiveninin kapalı olması oluşturmalıdır. Hepsinde aynı anlayış mevcut, “kızların namusu korunmalı” anlayışı erkek egemen anlayıştır. Türkiye’nin KYK yurtları da dâhil erkek yurtlarının yangın merdiveni açık olurken kız yurtlarının yangın merdiveni kapalı olur. Kadın öğrencilerinin giriş saatleri daha erken olurken, yurda gelmedikleri durumlarda aileye hemen haber verilir. Yani erkekler için işlemeyen tüm “kurallar” kadın öğrenciler için büyük bir “hassasiyetle” yerine getirilir.

İşte Aladağ’daki yurt merdivenlerinin kilitli olması bu “korumanın” bir ürünüdür.  Kız yurtlarında neredeyse yangın merdivenlerinin hepsinin kilitli olduğu, ayrıca duvarların tel örgülerle çevrili olmasını kız çocuklarının “namusunu koruyacağız” diyerek aklamaya çalışan erk-ek akıl, yangın merdivenlerinde katledilen kız çocuklarının sorumlusudur! Yoksunluğun ve yoksulluğun getirdiği mecburiyet ile bir de “namus” adı altında kız çocuklarının katledilmesini getiriyor.

Yine geçtiğimiz günlerde HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran’ın açıklamasıyla Batman’da 4 imam hatip öğrencisinin tecavüze uğradığı öğreniliyor. Devlet çocukları korumadığı ve yoksul bıraktığı gibi taciz ve tecavüzleri meşrulaştırmaya kalkıyor. Valilik, olay için araştırma çalışmaları yapmak yerine resmi bir açıklama yaparak bunu yalanlamaya çalışılıyor.

Yangın merdivenlerinin kilitli olması, Batman’daki çocukların tecavüze uğraması aynı erk-ek aklın ürünüdür! Devletin biz kadınlar ve çocukları koruyamadığı gibi yoksul ve güvencesiz bırakılmaya çalışıldığımızı biliyoruz. Bütünlüklü olarak erk-ek egemen sistemin bu saldırılarına karşı yaşamlarımızı her alanda savunuyoruz, savunacağız.