“Nefretin dili, milleti, sınıfı yok”

Amed: Babası ve amcası tarafından eşcinsel olduğu gerekçesiyle öldürülen 17 yaşındaki R.Ç’nin davası 2 Nisan günü Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Davaya Hebûn LGBT, Kaos GL, Spod, Kamer Vakfı, KeskeSor LGBT, HDK, YDK, EMEP, Partizan, YDG, ESP ve BDP katılım gösterdi. Davayı takip etmeye gelenler R.Ç’nin ailesinin ve polisin saldırısıyla karşı karşıya kaldı.

Daha önceki mahkemede kurumlara “Bizi sahipsiz bırakmayın” diyen R.Ç’nin annesi, aile ve polis tarafından ciddi baskıya maruz kalmış olacak ki, bu kez “Benim oğlum eşcinsel değildi. Oğlum öldü gitti ben kocamı kurtarma peşindeyim” dedi.

“Benim için değeri yoktu öldü gitti”

R.Ç’nin babası yine “Benim için değeri yoktu öldü gitti” dedi. Dava başlarken salona doğru ilerleyen kitle R.Ç’nin ailesinin ve polisin saldırısıyla karşılaştı. Bunun üzerine “Susma haykır eşcinseller vardır” sloganları atılarak saldırı protesto edildi.

Saldırının ardından LGBT kurumlar adliyenin bahçesine çıkarıldı. Dışarıda gergin bekleyiş devam ederken istenilen sonuç elde edilemedi. Hakim zaten bir LGBT derneğinin (Spod LGBT) müdahil olduğu belirterek bunun yeterli olduğunu ileri sürdü ve KAOS GL’nin müdahillik talebi reddedildi.

Dava 30 Nisan’a ertelendi. Duruşmadan sonra Hebûn LGBT adına açıklama yapan LGBT Aileleri İstanbul Grubu (LİSTAG) gönüllüsü Günseli Dum, “Nefretin dili, milleti, sınıfı yok. Eşcinsel, biseksüel ve translara yöneltilen şiddet evde, sokakta, okulda, iş yerinde ve toplumun her kesiminde küçük yaştan itibaren verilen yanlış bir eğitimin sonucudur. Lezbiyen, gey, biseksüel ve translar olarak yaşam hakkımızı istiyor; Nefret Suçları Yasasının bir an önce yeni anayasaya eklenmesini istiyoruz” diyerek konuşmasını sonlandırdı.