28 yaşında Dilek, hem üniversitede okuyor hem de bir çocuk büyütüyor. Yaşadığı Amed’in vaka sayısında yaşadığı artıştan şikayetçi. Hem devletin hem de insanların gereken önlemi almadığını düşünüyor.
Mart ayında eşinden ayrılarak, Amed’de bulunan ailesiyle yaşamaya başlayan Dilek, “normalleşme” denilen dönemde insanların pandemiden kurtulunduğunu düşünüp böyle yaşamasından kaynaklı vaka sayısı ve ölümlerde patlama yaşandığını düşünüyor: “(…) önü alınmayan düğün, nişan törenleri de eklenince vaka sayısında ve ölümlerde patlama yaşandı. Ben vakaların bitebileceğini hiç düşünmüyorum, kontrolsüzce bir yaşama doğru gidildi normalleşme denilen süreçte, aynı zamanda bilinçsiz insanlarımız var. Maskeyi doğru kullanan kişi sayısı sınırlı ve herkes iç içe mecburiyetten…”
“Tek yükümlü kadın değil evde”
“Kendi açımdan baktığımda benim hayatımda, pandemiden önce de sonra da bir değişiklik olmadı doğrusu” diye devam ediyor Dilek: “Ben normal yaşamımda da insanların içine girip sosyal mesafeyi yıkan birisi değildim. Sürekli evde oturup, ev içinde zaman geçiren, ihtiyaçlarım doğrultusunda dışarı çıkan birisiydim. Pandemiden sonraki tek değişiklik maske oldu, gerisi aynı. Mesafeme hep dikkat ettim, olması gereken de bu zaten. Dediğim gibi benim bir bebeğim var ve sonuçta ona dikkat etmek zorundayım.”
“Biz kadınların normal hayatı ne yazık ki çoğunlukla ev ortamında geçiyor. Yani çalışmayan, ev emekçisi kadınlar için fikrim bu. Çalışan kadınların ise iş ve ev arası gidip gelmesi, iki mekanda da çalışması halinde sorumluluklarını daha da artıyor. Bana göre çalışan kadının yükü iki kat daha fazla, hem işte hem evde çalışıyorsun. Çalışmayan kadının da yükü fazla tabii ki. Mesela onun da sosyal hayatı yok, sınırlanıyor. Burada devreye eşlerin girmesi gerekiyor, yani tek yükümlü kadın değil evde, olmamalı. Eşlerin de yükü olmalı, sorumlulukları olmalı eve dair, çocuk varsa çocuğa dair.”
“Hastalığın ciddiyetini anlamıyor”
Halkın pandemiye bilinçsiz yaklaştığını düşünen Dilek, devletin de hastalığı ciddiye almadığını düşünüyor: “Yaşadığımız bu süreçte vaka sayıları çok gizli tutuluyor yani resmi kaynakta günlük 20 ölüm var ise gerçekte bir ilde sadece bir gecedeki ölüm sayısı 30 civarıdır. Hastalığın ciddiyetini anlamıyor. İl bazında ve ülke genelinde sıkı tedbir alınmalı artık, altı ay geçti fakat normalleşemedik, insanlar maske kullanmayı öğrenemedi.
Gerçek normalleşme vakanın sıfıra düşmesi durumudur. Bilinçli bir şekilde insanları maskeye, fiziksel mesafeye alıştırmak gerekiyor. Devlet ihtiyaçları göz önüne alarak herkese destekte bulunmalı ki ağır pandemi döneminde sokaklara, çarşıya akın edilmesin ve gerçekten bir normalleşme gerçekleşebilsin.”