Güncel

“Gülümseyen” Kürt kadınlarının gülüşleri Sarayları başlarına yıkacak!

Romanya’da gazetecilerin toplantısına katılan Anadolu Ajansı Türkiye Dış Haberler Editörü Ogün Duru “Batı hükümetlerinin PYD’ye silah yardımı belki stratejik ulusal çıkarlarıyla açıklanabilir. Ama uluslararası medyanın PYD’ye ilgisini nasıl izah edebiliriz? ‘Modern görünümlü, gülümseyen’ kadın militanların ya da kıtalar ötesinden ‘özgürlük savaşı’na destek vermek için gelip PYD’ye katılmış kimselerin ‘kahramanlık’ hikayeleri yazılıyor. Ne yazık ki bu bakış açısı bir medya manipülasyonudur” diyerek hem Kürt hem de kadın düşmanlığı nasıl yapılır, açıktan sergilemiş oldu.

Ama hemen kızmayın bence!

Çünkü aynı zamanda bir gerçeği, bir korkuyu da dile getirdi O.D!

Kürt kadınlarından… Onların gülümsememesinden… “Modern giyimli” yani savaşçı kıyafetlerinin erilliğini yıkarak savaşçılaşmış görüntülerinden… Ve de mücadelesinden…

Korkuyorlar ve O.D isimli zat da tam da bunu dile getirdi.

Nasıl korkmasınlar ki?!

Yok sayıyorlar, ayrımcılık yapıyorlar, erk-ek toplumla bir olup “ar”dı, “zar”dı, “namus”tu deyip katlediyorlar…

Örgütlenerek devletin ve her türden gerici gücün karşısına çıkacak güce eriştiğinde infaz ediyorlar… Bedenlerini çırılçıplak teşhir ediyorlar… “Etek”leri ile dalga geçiyorlar… Taciz ve tecavüzle sindirmeye çalışıyorlar…

Ama olmuyor!

Onlar Rojava’da yine gülerek bedenlerini DAİŞ alçaklarına karşı siper etmeye devam ediyorlar.

Hendeklerden barikatlara direnişi örmeyi sürdürüyorlar.

Kurşunlarla delik deşik edilen bedenlerinden gülüşleri sökülüp alınamıyor.

Ve de onlar açısından en kötüsü…

Kürt kadınlar tüm bunlara rağmen Newroz ateşiyle her seferinde küllerinden yeniden doğan halkının mücadelesine gülerek dahil olmaya devam ediyorlar. Onar onar… Yüzer yüzer…

Gülen ve “modern giyimli” iki kadın: Menekşe ve Ruşen

İşte onlardan ikisi…

Êlîh’te (Batman) sokak ortasında vurulan Menekşe Ergün ve Ruşen Altun

Biri polis kurşunuyla infaz edildi, bir diğeri kadın ve Kürt düşmanı TC’nin eline geçmemek için son kurşununu kendisi için kullanmayı…

Her tonu güzel, her tonu sevda rengi olan mavinin derinliğini taşıyan gözleri sürekli gülen Ruşen, henüz 20’li yaşlarında ve Dicle Üniversitesi’nde tıp öğrencisiydi.

Menekşe’nin ismi ise daha önce Cizîr’de katledilenler arasında geçmişti ama o orada değildi. Ruşen ile birlikte başka bir mücadele alanında halkı için yaşıyordu.

Onlardan geriye de gülen ve “modern giyimli” fotoğrafları kaldı, bir de kadınların onların cenazelerini ve mücadelelerini omuzlayan fotoğrafları…

Sanmasınlar ki, “gülüşlerinden vurduk”!

Aksine kadınların gülüşleri vuracak onları taa Saraylarından… Can evlerinden…

 

Bir YDK’lı

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu