İSTANBUL | “Pandemi, benim için tedirginlik, belirsizlik, güvencesizlik ve yalnızlık demekti”
"Pandemiyi bir de bana sor" diyerek başladığımız çalışmalara Gazi Mahallesi'nde devam ettik. Pandemiyi ev emekçisi ve üniversite öğrencisi kadınlara sorduk.
“Pandemiyi bir de bana sor” diyerek başladığımız çalışmalara Gazi Mahallesi’nde devam ettik. Pandemiyi ev emekçisi ve üniversite öğrencisi kadınlara sorduk.
Pandemi sürecinin kendisinde yarattığı etkileri tedirginlik, belirsizlik, güvencesizlik ve yalnızlık olarak tanımlayan ev emekçisi, bir yandan ailesi ve dostlarının bu süreçten zarar görme ihtimaliyle yaşamanın zorluğunu anlattı. Bir yandan da evin tek çalışanı çocuğunun bu süreçte işsiz kaldığını, devletin kısa ödeneğinden bile faydalanamadığını ve bu süreci ekonomik olarak da zorluk içerisinde geçirdiklerini anlattı.
Devletin “normalleşme” denilen düzenlemelerinde kendileri gibi süreçten olumsuz etkilenenlerin olmadığına değinen ev emekçisi, bu ülkede gerçek bir “normalleşme”nin hayal dahi edilemeyeceğini vurguladı.
“Belirsizlik, geleceğe dair düşüncelerimi olumsuz etkiledi”
Pandemiyi sorduğumuz öğrenci arkadaşımız, pandemide yasakların olduğu süreç boyunca yalnızca bir iki kez dışarı çıktığını ve her dışarı çıktığında da enfekte olmaktan çok kaygı duyarak eve döndüğünü anlattı. Uzaktan eğitim nedeniyle arkadaşlarının yarısının son sınıfa geçemediğini anlatan genç kadın; 3 saat olan dersi tek saatte gördüklerini ve ders veren hocalarının kendilerini ve dersi anlayıp anlamadıklarını fark etmeden ders işlediklerini anlattı. Hala ne zaman açılacağı bilinmeyen üniversitelerin pandemideki bu durumunun kendisinde yarattığı belirsizliğin geleceğe dair planlamalara oldukça olumsuz etkide bulunduğunu anlattı.