Mırıldanmak da, tekme atmak da erkek şiddeti!

Kadın düşmanlığının her dönem ve her siyasi atmosferde baki kaldığı Türkiye gibi bir ülkede bugünlerde de sıradanlaşmış bir kadın düşmanlığı örneği yaşanıyor.

Abdullah Çakıroğlu isimli kişi, Ayşegül Terzi’ye şort giydiği için şiddet uyguladı, gözaltına alınıp ardından serbest bırakıldı. Kadınların gösterdiği tepki sonrasında yeniden gözaltına alınan saldırgan tutuklandı. Kadınların dayanışması yeniden hayat buldu ancak sonu gelmez kadın düşmanlığı ve kadına yönelik şiddet örneği bu kez kendini “düşük profilli” Başbakan Binali Yıldırım’da gösterdi.

Başbakan Binali Yıldırım, şort giydiği gerekçesiyle Ayşegül Terzi’yi tekmeleyen Abdullah Çakıroğlu için, “Hoşuna gitmeyebilir, mırıldanırsın” ifadesi ile şiddete bir kez daha davetiye çıkardı ve bir nevi “Tekme atmadan da şiddetini gösterebilirsin” diyerek şiddeti bir kez daha devlet cephesinden meşrulaştırdı.

Bu, bir erkek egemen zihniyetin ürünüdür. Aslında o gün o tekmeyi atan kişi tam da sistemden, erkek devlet erkânından güç alarak bunu yaptı. Başbakan’ın bu şekilde açıklama yapması da bunu açıkça desteklediği anlamına geliyor.

Kadına yönelik bu meşru göstermenin bir örneği de bir kadın gerillaya işkence yapan TC’nin korucularından geldi. Colemêrg kırsalında yakalanan bir kadın gerilla, asker ve korucular tarafından uzun bir süre cinsiyetçi hakaretlere ve işkenceye maruz kaldı.

Erkek devletin, başbakanı, bakanları ve erkekleriyle uygulanan şiddeti gösterme şekli olarak “mırıldanma” yöntemini işaret etmesi ile yeni taciz-tecavüz saldırıları da ortaya çıktı. Yıldırım’ın sözleri, kadına yönelik şiddeti meşrulaştırırken bir örnek de Gebze’de yaşandı. Kocaeli’nin Gebze ilçesinde Kirazpınar hattında çalışan özel halk otobüsünün şoförü H.A. adı bir erkek, Romanya uyruklu bir kadın yolcuya tecavüz girişiminde bulundu. Saldırgan H.A. kadının şikâyeti üzerine çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Açıktır ki yaşam tarzına müdahale suçuyla tutuklanan bu saldırgan, cesaretini kendisi gibi erkek, “devlet büyüklerinden” almıştır. Kadına yönelik saldırı cesaretini, suç demek yerine yaşam tarzına müdahale diyen erkek yargıdan; cesaretini, saldırıya uğrayan kadınla ilgili tüm bilgileri yayınlayıp faili görmezden gelen erkek medyadan almaktadır.

Kendini normaller sınıfına koyan Yıldırım “mırıldanmayı” normal görüyor. Yani diyor ki yine tepkini göster, yine kadınların ne giyeceklerine karar ver, nasıl yaşayacakları hakkında söz sahibi ol, ama fazla belli etme!

Oysa biz kadınlar da diyoruz ki “mırıldanamazsın”, ne giyeceğimize karışamazsın, nasıl yaşayacağımıza kendimiz karar veririz.