O “yuva” yıkılacak arkadaş!
H.Merkezi: Van’da eski eşi tarafından 30 Aralık günü bıçaklanarak öldürülen Dilek Ö.’nün taziyesine kadınlar katıldı; cinayete tepki gösterdi.
Ancak taziyeye katılan kadınlar Tuşba Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü çalışanları ile AK Parti Tuşba İlçe Başkanlığı Kadın Kolları Başkanlığı’ndandı. Hal böyle olunca da söylemler “Kadın ile erkeği eşit konuma getiremezsiniz, o fıtrata terstir”, “Annelik bir kariyerdir” in ötesine geçemedi.
Taziye evinde basın açıklaması yapan Tuşba Belediyesi’nden Semra Adıyaman, “Ne yazık ki kadınlık adına, insanlık adına yeni bir katliam haberi daha. Katliam diyoruz, çünkü kadın, annedir, kardeştir, evlattır, ailedir, toplumdur” diyerek kadını bir kez daha, kadınlığından başka her türlü kılıfa soktu.
Ne anneyiz, ne kardeş ne de evlat… Kadınız, kadın!
Adıyaman’ın açıklaması kadının, kadın kimliğini reddederken ve annelik, kardeşlik, (en önemlisi de) aile ile sınırlandırıyor; yetmiyor “daha kaç çocuk annesiz bir hayata mahkum edilecek, daha kaç yuva bu şekilde yıkılacak?” diye sorarak o çok mühim(!) yuvanın yıkılmasını da kadın katliamının önüne koyuyor. 2014 yılını baz aldığımızda ve her gün bir kadının katledildiğini düşündüğümüzde 365 günün 71 günü kadınlar yaşayabilmiştir. Bu durum da isteseniz de istemeseniz de o “yuva” yıkılacak arkadaş! Yıkılırken annelik de, kardeşlik de evlatlık da başınıza yağacak!