Özgecan Davası devam ediyor

13 Şubat 2015 tarihinde Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’a önce tecavüz edip sonra yakarak katleden katillerin ilk davası bugün Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanacak.

Kadınlar bir kez daha Özgecan Aslan’ın katillerinin yargılandığı dava için bir araya geldi. İstanbul, Ankara, Adana, Antep, Antakya, Mersin başta olmak üzere çok sayıda kadın adliye önünde toplanmaya başladı.

“Kadın yaşam özgürlük”, “Katillerden hesabı kadınlar soracak”, “Kadın katillerine indirim değil ağırlaştırılmış müebbet” yazılı pankartlar, Özgecan’ın resimleri ve kadın taleplerinin olduğu dövizlerle adliye önüne gelişler devam ediyor.

Yeni Demokrat Kadın (YDK) Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM), Halkevci Kadınlar, Mersin, Ankara, Antakya, Tarsus kadın platformları, EHP üyesi kadınlarının yanı sıra Partizan ve Yeni Demokrat Gençlik (YDG) gibi devrimci demokrat örgütler “Ekek adalet değil gerçek adalet”, “Hepimiz Özgeyiz, öldürmekle bitmeyiz”, “Jin jiyan azadi”, “Yaşasın kadın dayanışması” sloganlarıyla adliye önünde bekleyişlerini sürdürüyor.

Davayı SKM Sözcüsü Fadime Çelebi, ESP Genel Başkan Yardımcısı Fethiye, EHP Genel Başkanı Sibel Uzun’un gibi çok sayıda kadın örgütü temsilcileri takip ediyor.

Davaya katılmak için 1000 avukat başvuru yaptı. Dava nedeniyle adliye çevresi polis ablukasında. Çok sayıda TOMA ve çevik polis adliye etrafında konuşlandırıldı. Polis, adliye bahçesine girmek isteyenlere arama yapıyor. Kadınlar, sloganlarla duruşmanın başlamasını bekliyor.

Duruşma sanıkların kimlik tespitiyle başladı

Kadın avukatlar mahkeme heyetiyle yapılan tartışmalar sonrasında salona girebildi. Avukatlar, engelleme girişimlerini “Erkek yargının her alanda karşılarına çıktığı” şeklinde yorumladı. Mahkeme heyetinin hepsinin kadın olduğuna dair bilgilerin doğru olmadığı ortaya çıkarken, heyet başkanı erkek. Duruşmaya Özgcan’ın annesi, babası ve kız kardeşi katılmadı. Aileyi temsilen amca Yaşasın Aslan duruşma salonunda. Kadınların duruşmayı izlemesi ise mahkeme tarafından engelleniyor.

Davada devam ediyor:

12.00: Sanık avukatı cinayeti savundu!

Altındöken’in avukatının soruları ise avukatların tepkisine yol açtı. Sanık avukatı “Sizin çalıştığınız hatta para karşılığı cinsel ilişki yaşanıyormuş doğru mu” diye sorması, katliamı meşrulaştırmaya dönük ve tahrik indirimi için zemin oluşturmak olarak değerlendirildi.

Duruşmaya öğle arası verilirken, kadınların adliye önündeki bekleyişleri sürüyor. Duruşma diğer sanıkların ifadeleriyle devam edecek.

11.50: Altındöken’den katliama gerekçe: “YÜZÜMÜ TIRMALADI”

Ardından sanıklar savunmalarına başladı. Ahmet Suphi Altındöken, Özgecan’ın kendisine biber gazıyla saldırdığını söyledi. Altındöken’in “Özgecan yolu uzattığım için bana gaz sıktı, sonra saldırdı. Siz hiç bir şoföre sadece yolu uzattığı için biber gazı sıktınız mı?” salonda tepkilere yol açtı.

Birbirinden çelişkili ifadelerle konuşmasına devam eden Ahmet Suphi Altındöken, sık sık ağlama numarası yaptı. Mahkeme Başkanı Ercan Kumubal “Şu ağlamaları geçelim” tepkisinde bulundu. Altındöken, suçu diğer sanık Fatih Gökçe’ye atmayı da ihmal etmedi. Soğukkanlı işlenen cinayette soğukkanlı anlatımlarda bulunan Altındöken, Özgecan’ın yüzünü tırmaladığını söyledi. Altındöken’in ifadeleri: “Maktül bindi, yorgundum, ben Mersin’e gitmeyecektim, 100 TL istedim, patrona yalan söyleyip 30 TL’sini verecektim. O yüzden kimse görmesin diye şehre girmeyip otobana girdim, itiraz edince ilerde U dönüşünden dönecektim, ama maktul çantasından bir şey çıkardı. “Bayan niye böyle yapıyorsun” deyip arabayı durdurup arkaya yanına gittim. Ben sinirli biriyim, herkes bilir. Kapıyı açmama rağmen inmedi, yüzümü tırmalamaya başladı. Ben de sinirlenip dövmeye başladım. Kafası demire çarptı, bayılınca panikledim, hastaneye beraber götürmek için diğer sanık Fatih’i çağırdım. Geldi, dur kardeş önce konuşalım dedi. Issız bir yere gittik. Fatih maktule bir baktı, sonra arkadaşı Osman’ı arayıp benzin istedi. Buluşmak üzere ayrıldık, ben eve gittim. Babamı aradım, benim eve geçtik, elimi yüzümü temizledim. Fatih geldi, koltukların kanlı başlıklarını topladık. Bunu ilk kez burada söylüyorum. Bir baktım Fatih arabadan kemerini düzelterek iniyordu. Fatih dedi ki ‘öldürmemiz lazım’ Ben bıçağı aldım, boğazına sapladım. Hadi gidiyoruz dedik, babam ‘nereye’ dedi. Fatih ‘pikniğe gidiyoruz mangal yakarız’ diye espri yaptı. Ben paniktim, Fatih soğukkanlıydı. Fatih bana yüzümü maktulün tırmalayıp, tırmalamadığını sordu, ‘evet’ deyince ‘Kimliğini bırakmışsın sen, elini kes’ dedi, kestim ellerini. Önce çuvala koyup gömecektik, sonra Fatih babamdan mazot istedi. Bıçakları temizledi. Bana ‘kız güzelmiş’ dedi, ‘sen bir şey mi yaptın’ dedim. Sus sesini çıkarma yoksa seni ihbar ederim dedi. Ayrı arabalarla yola çıktık, geminin orda onu bekledim, fatih aradı üniversitenin oraya çağırdı. Buluştuk, ben onun aracını takip ettim, bir sürü köyden geçtik, bir yerde durduk. Cesedi indirdim, bana benzini getir dedi, ben öyle bir niyetim olmadığı için benzin şişesini kasten düşürdüm, yakmayalım dedim, o ısrar etti. Ertesi gün buluştuğumuzda Fatih elini omzuma koydu, ‘Bak, dün otobüste kıza öyle yaklaştığımı söylersen çoluğunu çocuğunu kaçırırım’ dedi.”

11.20: Mahkeme, Suphi Altındöken’in ifade verme işlemiyle devam ediyor.

11.15: Gaziantep Barosu adına söz alan avukat salonda bulunan güvenlik güçlerinin silahlarla içeride bulunduğunu, bunun usule aykırı olduğun dile getirdi ve bu durumun zapta geçirilmesini istedi. Mahkeme başkanı ise polislerin bir bölümünün dışarı çıkarılması talimatını verdi..

11.00: Adliye önünde basın açıklaması yapmak isteyen KADEM’in alanı terk etmesini isteyen Tarsus Kadın Platformu, KADEM’in basın açıklamasına izin vermedi. Çevik kuvvet ekipleri KADEM’in önüne barikat kurarak koruma altına aldı. Kadınlar, KADEM gidene kadar oturma eylemine başladı.

10.55: Duruşmaya 10 dakika ara verildi. Adliye içerisinde duruşma devam ederken adliyenin bahçesinde ise gerginlik yaşandı.

10.40: Suphi Altındöken ifadesi sırasında sık sık ağlamaya devam edince mahkeme başkanı, “Ağlamayı geçelim” şeklinde tepki gösterdi.Tutuklu sanıklar Ahmet Suphi Altındöken, babası Necmettin Altındöken ve Fatih Gökçe’nin kimlik tespiti sonrasında sanıklar hakkında hazırlanan iddianamenin okunmasına geçildi.

Savcı sanıklar hakkında “Şüphelinin suç işleme kastının yoğunluğu, suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, bilhassa toplu taşıma aracı içerisinde gerçekleşmesi, suçun önem ve değeri, işlenen suçun insanların güven duygusuna, toplumun ortak değer yargılarına, vicdanına vermiş olduğu zarar ile işlenen suçun toplumda meydana getirdiği infial göz önüne alındığında şüpheli hakkında ceza tayini yapılırken alt hadden uzaklaşılarak üst hadden ceza tayin edilmesi ve şüpheli lehine takdir indirimi nedenlerinin uygulanmamasına karar verilmesini” talep etti.

Savcı: “indirim uygulanmasın”

Ardından sanıklar savunmalarına başladı. Ahmet Suphi Altındöken, Özgecan’ın kendisine biber gazıyla saldırdığını söyledi. Altındöken’in “Özgecan yolu uzattığım için bana gaz sıktı, sonra saldırdı. Siz hiç bir şoföre sadece yolu uzattığı için biber gazı sıktınız mı?” salonda tepkilere yol açtı.