Güncel

R.Ç davası 24 Mayıs’a ertelendi

Eşcinsel olduğu için Temmuz 2012’de ailesi tarafından 14 kurşunla öldürülen 17 yaşındaki R.Ç’nin davası 5. duruşmasıyla 30 Nisan Salı günü Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

11.30’da başlayan duruşmanın öncesinde, adliye salonunda davayı takip etmek için bulunan LGBT ve kadın örgütlülüklerine tepki gösteren anne Gülten Ç. “Oğlum eşcinsel değildi, bu kişiler her duruşmaya gelip ailemizi rezil ediyor” diyerek izleyicilerin duruşmaya alınmamasını istedi.

Duruşmada da sık sık söz alan anne Çiçek, “Oğlumun hiçbir derneğe kaydı yoktur, eşcinsel de değildir, bu kişilerin sürekli buraya gelmesi bizi rencide ediyor; çocuklarımız okula gidemiyor. Bu cinayeti babası işlemedi, oğlumu öldürse ben nasıl birlikte kalayım?” şeklinde sanık babayı savundu. Anne olay öncesinde de “Oğlum babası ve amcaları tarafından öldürülebilir” şeklinde ihbarda bulunmuş, cinayet sonrası ise şikayetini geri almıştı.

Duruşma 24 Mayıs’ta

Duruşma sırasında söz alan R.Ç’nin kardeşleri kollukta amcaları ve babalarının cinayeti işlediklerine dair verdikleri ifadenin olayın şaşkınlığıyla verildiğini, bunun gerçek olmadığını iddia etti.

Cumhuriyet savcısı ise, R.Ç’nin babası M.Ç.’nin “Üstsoy veya altsoydan birine karşı tasarlayarak, kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istedi.

Savcı, R.Ç’nin amcaları Ş.Ç. ve M.A.Ç.’nin de “Tasarlayarak ve kasten öldürme” suçlarından ömür boyu hapis cezasıyla cezalandırılmalarını talep etti. Davaya müdahil olarak katılmak isteyen iki avukatın müdahillik talebi reddedildi. R.Ç davası; 6. duruşması görülmek üzere 24 Mayıs 2013, saat 10.10’a ertelendi.

“Yaşam hakkımızı istiyoruz”

Duruşma sonrası yapılan basın açıklamasında “Nefretin dili, milleti, sınıfı yok. Eşcinsel, biseksüel ve translara yöneltilen şiddet evde, sokakta, okulda, işyerinde ve toplumun her kesiminde küçük yaştan itibaren verilen yanlış bir eğitimin sonucudur. Diyoruz ki: homofobi ve transfobi yöresel ve töresel değildir. Sözde gelişmiş şehirlerin göbeğinde de ne yazık ki aynı şekilde nefret cinayetleri işlenmektedir” ifadesine yer verildi.

Yanı sıra “Lezbiyen, gey, biseksüel ve translar olarak yaşam hakkımızı istiyor, Nefret Suçları Yasası’nın bir an önce yeni anayasaya eklenmesini istiyoruz” şeklinde açıklamalara yer verilen eylem, “Susma haykır, eşcinseller vardır!” sloganıyla bitirildi.

Kurumlardan eyleme destek

Bizim de Yeni Demokrat Kadın olarak katıldığımız eyleme; Keskesor, Hebûn LGBT, BDP, HDK, ESP, Kardelen Kadın Evi, Ceren Kadın Merkezi, Selis, DİKASUN ve İHD de katıldı.

Amed’de LGBT bireylere yönelen nefret cinayetlerinin ve homofobik söylemlerin önüne geçmek için R.Ç. şahsında başlattığımız kampanya ile bu davanın takipçisi olmaya ve ezilen, yok sayılan, ötekileştirilen herkesin yanında yer almaya devam edeceğiz.

Bizler biliyoruz ki bu cinayetler medyatik değil politiktir!

Amed YDK

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu