“Şikayetçi de olsak, biz yargılanıyoruz”
İstanbul: Yeni Demokrat Kadın aktivisti kadının bir erkeğin şiddetine maruz kalması ve kadınlar tarafından,refleks olarak cezalandırılması olayına ilişkin yargılamanın, ilk duruşması görüldü.
Bilindiği gibi 21-22 Şubat 2014 tarihlerinde Yeni Demokrat Kadın, TMMOB Makina Mühendisleri Odası’nda “Buluşuyor, tartışıyor, güçleniyoruz” şiarı ile bir kadın buluşması gerçekleştirmiş; verilen yemek arasında YDK aktivisti bir kadın, erkek şiddetine maruz kalmıştı. Kadınların da çevrede bulunduğu bir sırada bir erkek, buluşma için İstanbul’a gelen kadınlardan birini, oturduğu tabureden zorla kaldırarak kendisi oturmuş; ardından çıkan tartışma üzerine, karnına attığı tekme ile genç kadını yere savurmuştu. Bunun ardından YDK aktivistleri, karşılaştıkları erkek şiddetine karşı, refleks geliştirmiş ve saldırganın şiddetine şiddetle karşılık vermişlerdi.
Taksim sokaklarında saldırganı kovalayan ve kaçmasına izin vermeyen kadınlar, yakalayarak polis çağırmış ve karakolda, saldırgandan şikayetçi olmuşlardı. Serbest kalmak için kadınlardan özür dileyip, polislere yalvaran saldırgan, kadınların kararlılığı üzerine hakaretlerini sürdürmüştü. Üst araması sırasında polisin “Üzerinde kesici-delici alet var mı?” şeklindeki sorusuna, “Keşke olsaydı” şeklinde cevap veren saldırganın bu sözleri; YDK’lı kadınların tepkisine rağmen, polis tutanaklarına “iddia” şeklinde geçmişti.
Bugün (19 Şubat), TMMOB önünde yaşanan şiddetin ilk duruşması İstanbul 10. Asliye Ceza Mahkemesi‘nde görüldü. Kadınları darp etmekle yetinmeyip, hakaret ve tehditlerde bulunan Ercan Konyar isimli şahsın “müşteki sanık” olarak yargılandığı davada; saldırgandan şikayetçi olan 6 YDK aktivisti de, “müşteki sanık” sıfatını aldı.
Dava, saldırgan Ercan Konyar’ın sabıka ve adli sicil kayıtlarının okunmasıyla başladı. Ardından, daha önce de 4 kez TCK m.86/2 gereğince “basit yaralama” suçundan hüküm giyen saldırganın, olay günü kolluk ifadeleri okundu. Polis merkezinde verdiği ifadede, arkadaşlarıyla Kürtçe konuştuğu için kadınların kendisine saldırdığını ifade eden Konyar’ın, “Bana ‘Bu ülkeyi siz bölüyorsunuz, PKK’lısınız’ diyerek saldırdılar” şeklindeki beyanda bulunduğu hatırlatıldı. Saldırganın, bugünkü savunmasında geçen, “Sadece bunlar değil, 50 kadın vardı. Erkekler de vardı, hepsi üzerime saldırdı. Aralarında avukatlar da vardı. Polise taş atmak için toplanmışlardı.” şeklindeki tutarsız beyanları dikkat çekti.
Saldırganın sözlü saldırılarını, “Bunlar vatan haini zaten” sözleriyle de devam ettirmesine rağmen, durumun tutanağa geçmemesine tepki gösterilmesi üzerine; hakim eksik de olsa söylenenleri tutanağa geçirdi; saldırganı savunmanın sınırlarını aşmaması, aksi halde hakkında soruşturma başlatılabileceği konusunda uyardı. Kadınların kendisine inşaat demirleriyle saldırdığını iddia eden Konyar’ın çelişkili savunmalarının ardından, YDK aktivisti kadınların savunmalarına geçildi.
Suçlamaların kabul edilmemesi ile birlikte; YDK aktivisti kadınların bir kısmına tebligat yapılmaması, bir kısmının da duruşmaya katılamamasından ötürü, gelecek celse avukat eşliğinde savunma yapılabilmesi için süre istendi. Mahkeme, dosya kapsamının incelenmesi ve müdafi beraberinde savunma yapılabilmesi için duruşmayı 2 Haziran 2015 günü saat 13.45‘e erteledi.
Duruşma sonrası görüş aldığımız YDK aktivisti, “Sadece, bize saldıran Ercan Konyar hakkında kamu davası açılması gerekirdi. Saldırının bu şahıstan geldiği, olay günü görüntüleri ve tespit tutanaklarından da anlaşılıyor. Saldırganın duruşma çıkışında dahi, kadınlara cinsiyetçi küfürler etmesi; aynı suçtan 4 sabıkası bulunmasına rağmen, saldırılarına devam edebilmesi de, devletin erkek yargısının bir ürünü. Saldırıya uğrayan ve şikayette bulunan bizken; erkek şiddetine karşı gösterdiğimiz direniş için biz yargılanıyoruz. Bu kişinin cezasızlığının devam etmesi halinde, başka kadınlara, belki de ölüme varan şiddet eylemleri gerçekleştirebileceği çok açık. Özgecan gibi başka kadınların da ölmemesi için, erkeklerin cezasını gerektiğinde kendimiz vereceğiz; ama kendi kanunlarını uygulaması için devleti ve erkek yargısını zorlamaya; kadına yönelik her türlü şiddetin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Erkek şiddetine karşı yürüttüğümüz bu mücadelede, bütün kadınların da yanımızda olmalarını bekliyoruz.” dedi.
