YDK 8. SAYI ÇIKIYOR | Zor zamanlarda, bizi güçlendiren dergimizle merhaba!
Zor zamanlardan geçiyoruz. Bu zor zamanlarda yeniden birlikte, yeni bir sayıda buluşmanın coşkusunu yaşıyoruz. Tüm ülke ve dünyada kadınlar olarak geçerken dayanışmayla, politikalarımızla, yayınlarımızla, eylemlerimizle ve elbette ki dergimizle kadın alanımız ile bu saldırılara göğüs geriyoruz.
Sadece kendi coğrafyamızdaki OHAL, KHK saldırıları ve çatışma ile savaşın orta yerinde değiliz, aynı zamanda devletin Efrin’e dönük işgal saldırısının orta yerinde varlığını korumanın, mücadeleye sarılmanın önemiyle de savaşın tam içindeyiz.
Türkiye başta olmak üzere dünya üzerinde kriz ve kaosun hakim olduğu, bunun egemen devletler için de geçerli olduğu ve tam bu durumun kendisinin bir sonucu olarak saldırıların arttığı bir süreçten geçiyoruz. Ezilen tüm kesimlere dönük saldırıların hız kesmediği bir süreçte, kadınların mücadeleye çok daha sıkı bağlı oluşu ve sokağı terk etmeme ısrarı, devletin kadınlara dönük saldırılarını daha da artırmasının “haklı” bir gerekçesi haline geliyor.
Tüm bu saldırılara inat kadınlardan doğru bir ayağa kalkış olduğunu söylemek için kâhin olmamıza gerek yok. Bu örnek başta Rojava özgülünde Ortadoğu’daki isyanlarda kadınların ön saflarda yer alışı verilebilir. Aynı gerçeği Türkiye için de rahatça söyleyebiliriz. O nedenle TC devleti saldırılarını tırmandırırken kadın düşmanlığını, ayrımcı, cinsiyetçi, homo/transfobik haliyle yapmakta. Her gün daha fazla kadın gözaltına alınmakta, tutuklanmakta. Sokakta her gün daha fazla kadın şiddete, tacize, tecavüze maruz kalmakta, her gün başka bir şehirde devletin kadın düşmanı politikaları sonucu çocuklara dönük istismar ortaya çıkmakta.
Her zaman dediğimiz gibi yine söyleyeceğiz, devlet kadınlardan, kadınların birlikte güçlü olmasından, dayanışmasından korkmakta. Kadınların gücünün farkında, o nedenle cinsiyetçi, gerici politikalar ile kadınları sosyal, toplumsal ve iş hayatının içinden uzaklaştırmak istiyor.
Tüm bu saldırılar karşısında biz kadınlar bir arada olmanın, dayanışma ile mücadeleye sarılmanın zorunluluğunu daha fazla hissediyoruz. OHAL süreci boyunca kadın dayanışmasını güçlendirmek, kadınlar olarak güçlenmek için birlikteliklerin içinde, platform ve eylemlerin içinde yer aldık. Zor zamanları anlatmanın kadın dayanışması ile kadın yoldaşlarımızla omuz omuza yan yana olmanın önemi ortada.
Bizler de YDK olarak zor zamanlardan nasibimizi alıyoruz. Bu zamanlarda yer yer dağınık, yer yer moralimizin düştüğü zamanlar, anlar, günler yaşadık. Ancak dergimiz ile her seferinde yeniden bir araya gelmenin tadı ile politika yapma alanının coşkusu ile güçlendik; umutlarımız, enerjimiz tazelendi. Dergimiz daha fazla kadının sesini bir araya getirirken aynı zamanda sözümüzü söylemenin, başta kendimiz olmak üzere kadınlara umut vermenin alanıdır.
Kadınların dışarıdaki gücünü hissettikçe umut ve coşkuları tazelenen tutsak arkadaşlarımız bu sayının çıkmasında ısrar ve emeklerini esirgemedi. Bizler de onların direnişlerinden güç aldığımızı bu sayı aracılığıyla bir kez daha ifade edelim.
Dergimizin bu sayısında emeği geçen tüm kadınlarla, coşkumuzu paylaşıyor ve bir sonraki dergide buluşmak üzere diyoruz…
Sevgili kızçeler iyi okumalar…
Yayın Kurulu