(İzlenim) “Ayrımcılık yaşamımızın her alanında”

2-3 Şubat tarihinde düzenlenen YDK Kadın Kurultayı benim için oldukça anlamlı ve verimli oldu.

Kurultaya giderken kafamda bir çok düşünce vardı. Kafamda oluşan düşüncelerin önemli bir bölümüne yanıt buldum. Özellikle ilk gün yapılan atölye çalışmalarının faydası ve verimi ortaya çıktı.

Konu başlıklarının atölyeler içerisinde anlaşılır hale gelmesi, yapılan tartışmaların canlı ve anlamlı geçmesine sebep oldu. Katılımcıların yardımlaşması, konulara katılması, kendilerini ifade etmeleri oldukça anlamlıydı.

Kurultaydan ayrılırken kadın erkek ayrımcılığının yaşamımızın her alanında var olduğunu hissettim. Ev işçisi, 12’sinde gelin, sokak ortasında kurşunlanan, işkencede tacize-tecavüze uğrayan, çocuk yaşında başı örtülen, babadan-kocadan-abiden şiddet gören kadınlar…

Bu cinsiyetçi ayrımcılığa karşı örülen dikenli duvarların aşılmasının temel koşulu kadının kurtuluşu; ekonomik, politik ve toplumsal yaşamında üretimi ve emeği ile kendisini var etmesi mümkündür. “Kadın olmadan devrim olmaz devrim olmadan kadın kurtulmaz” diyor, YDK Kurultayını selamlıyor, emeği geçen kadın arkadaşları kutluyorum.

Gülsuyu Mahallesi’nden bir YDK’lı